Yeni Türk Sinemasında biçem
Abstract
Sanat bağlamında düşünüldüğünde biçem; bir sanatçının, bir eserin, bir dönemin, bir ülkenin ya da bir çağın kendine özgü biçimlendirme, söyleyiş, anlayış, anlatış biçimi olarak kabul edilir. Fotoğrafik görüntünün hareket kazanmasıyla doğan sinema, giderek bir öykü anlatma aracına doğru evrilmiş ve öykü anlatımına hareket ve zaman öğesine de ekleyerek, insanoğluna yeni bir anlam yaratma, algılama, ve alımlama biçimi kazandırmıştır. Sinemaya özgü bu biçim, eseri meydana getiren araca özgü bileşenlerin nasıl kullanıldığı, yani biçemin nasıl kurulduğu ile ilgilidir. Türkiye'de 1990'lı yılların ortalarında başlayan ve 2000'li yıllarda uluslararası bir görünürlük kazanan sinema alanındaki dönüşüm; "Yeni Türk Sineması", "Yeni Türkiye Sineması", "Bağımsız Sinema" ya da "Sanat Sineması" olarak kavramsallaştırılmış ve çeşitli boyutlarıyla birçok araştırmacının inceleme konusunu oluşturmuştur. Bu dönemi geçmiş sinema anlayışından ayıran temel belirleyici ise dönemin özellikle sinema dilinin kullanımı açısından geçmiş dönemlerden farklı olarak, özgün bir yaklaşım geliştirebilmiş olmasıdır. Bu çalışmada, Türk sinemasında, yeni bir estetik yaklaşımın ilk yetkin örneklerinin ortaya çıktığı bir dönemin filmleri, biçem yönüyle ele alınmıştır. Bu bağlamda araştırmanın amacı; Türk sinemasında yeni dönemin biçemsel yönelimlerini saptamak ve ortaya çıkan benzerlikleri, farklılıkları biçem yönüyle ortaya koymaktır.
Collections
- Tez Koleksiyonu [53]