Oxidative and inflammatory status and HDL functions of İY obese pre and post menopausal women

Abstract

Amaç: Obezite ve östrojen yokluğunun etkisiyle eşlik eden vasküler değişiklikler menopoz sonrası kadınlarda ateroskleroza yatkınlığı artırmaktadır. Ancak, yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL) fonksiyonları postmenopozal kadınlarda detaylı bir şekilde incelenmemiştir. Bu çalışmada, premenopozal ve östrojen azalmasının sonucu olarak postmenopozal obez kadınlarda esas olarak HDL'nin fonksiyonlarını ve destekleyici bilgi olarak lipit peroksidasyonu, lipit profili ve homosistein düzeylerindeki değişiklikleri değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma, 20 premenopozal, 22'si postmenopozal 42 obez (VKI> 30 kg/m2) ve 26 premenopozal non-obez örneği içermektedir. Bu 26 normal VKI'lı (20<VKI<25 kg/m2) kadın kontrol grubu olarak değerlendirilmiştir. Kardiyovasküler hastalık (CVD) belirteçleri olarak, yüksek hassasiyetli C-reaktif protein (hsCRP), homosistein ve lipoprotein (a) (Lp(a)) ölçülmüştür. Ayrıca Glukoz, lipit parametreleri ve malondaldehit (MDA), antiinflamatuar HDL düzeyleri de değerlendirilmiştir. HDL'nin fonksiyonel özellikleri, hücresiz serumda hasta HDL'sinin varlığında DCFH'nın (Diklorofloresein) LDL tarafından oksidasyonu ile oluşan floresan şiddetindeki değişim ile belirlenmiştir. Bulgular: Lipit profilleri, pre ve postmenopozal kadınlarda bozulmuştur. CVD belirteçleri ve glukoz düzeyleri sadece postmenopozal kadınlarda artarken, hsCRP düzeyleri premenopozal kadınlarda kontrol grubuna göre artmıştır. Lipit peroksidasyonunun bir ürünü olan MDA, hem pre hem de postmenopozal kadınlarda artmıştır. Antiinflamatuar HDL özellikleri ise sadece postmenopozal kadınlarda bozulmuştur. Sonuç: Postmenopozal obez kadınlar antiinflamatuar HDL fonksiyonlarını kaybetmiştir. Bu durum , endotel disfonksiyonunun ve kardiyovasküler hastalıkların önemli bir belirteci olabilir. Fakat oksidatif stresteki artışlar östrojen azalmasına bakılmaksızın obez hastaların tamamında gözlenmiştir

Amaç: Obezite ve östrojen yokluğunun etkisiyle eşlik eden vasküler değişiklikler menopoz sonrası kadınlarda ateroskleroza yatkınlığı artırmaktadır. Ancak, yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL) fonksiyonları postmenopozal kadınlarda detaylı bir şekilde incelenmemiştir. Bu çalışmada, premenopozal ve östrojen azalmasının sonucu olarak postmenopozal obez kadınlarda esas olarak HDL’nin fonksiyonlarını ve destekleyici bilgi olarak lipit peroksidasyonu, lipit profili ve homosistein düzeylerindeki değişiklikleri değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma, 20 premenopozal, 22’si postmenopozal 42 obez (VKI> 30 kg/m2) ve 26 premenopozal non-obez örneği içermektedir. Bu 26 normal VKI’lı (20<VKI<25 kg/m2) kadın kontrol grubu olarak değerlendirilmiştir. Kardiyovasküler hastalık (CVD) belirteçleri olarak, yüksek hassasiyetli C-reaktif protein (hsCRP), homosistein ve lipoprotein (a) (Lp(a)) ölçülmüştür. Ayrıca Glukoz, lipit parametreleri ve malondaldehit (MDA), antiinflamatuar HDL düzeyleri de değerlendirilmiştir. HDL’nin fonksiyonel özellikleri, hücresiz serumda hasta HDL’sinin varlığında DCFH’nın (Diklorofloresein) LDL tarafından oksidasyonu ile oluşan floresan şiddetindeki değişim ile belirlenmiştir. Bulgular: Lipit profilleri, pre ve postmenopozal kadınlarda bozulmuştur. CVD belirteçleri ve glukoz düzeyleri sadece postmenopozal kadınlarda artarken, hsCRP düzeyleri premenopozal kadınlarda kontrol grubuna göre artmıştır. Lipit peroksidasyonunun bir ürünü olan MDA, hem pre hem de postmenopozal kadınlarda artmıştır. Antiinflamatuar HDL özellikleri ise sadece postmenopozal kadınlarda bozulmuştur. Sonuç: Postmenopozal obez kadınlar antiinflamatuar HDL fonksiyonlarını kaybetmiştir. Bu durum , endotel disfonksiyonunun ve kardiyovasküler hastalıkların önemli bir belirteci olabilir. Fakat oksidatif stresteki artışlar östrojen azalmasına bakılmaksızın obez hastaların tamamında gözlenmiştir