Anadolu Üniversitesi Açik ve Uzaktan Eğitim Programlarindaki Jenerasyonlar ve Gelişmeler
Abstract
Anadolu Üniversitesi'nin en önemli hedefi, Açık ve Uzaktan Eğitim ile toplumun daha geniş tabanına ulaşmaktır. Bu hedef, 1982- 2014 yılları arasında açık ve uzaktan eğitim programlarının sayılarını içeren veriler kullanılarak dikkatle değerlendirilmiştir. Program sayısının zaman ile ilişkisi, lineer modeller perspektifinde incelenirken zaman içinde meydana gelen yapısal değişimleri modelde ifade edebilmek için bazı özel kukla değişkenler kullanılmıştır. Ayrıca çalışmamızda bu yapısal değişimlerin (kırılmaların) nedenleri değerlendirilirken, dünyadaki açık ve uzaktan eğitimin tarihçesi ile teknolojik değişimler dikkate alınmıştır. Tarihsel açıdan değerlendirmelerde yeni jenerasyonların özellikle teknolojik ilerlemelere bağlı olarak oluştuğu da gözden kaçmamıştır. Çalışmamızda, Model III en küçük standart hataya sahip olduğu için, en iyi model olarak seçilmiş ve 2016 yılı için yapılan öngörüde program sayısının 35'e düşeceği sonucuna ulaşılmıştır. Böylece, Anadolu Üniversitesi'nin toplumun daha geniş tabanına yayılma politikasından kopmamak için, program sayılarını ve çeşitliliğini artırması gerektiği uyarısı ortaya çıkmıştır. Bu çalışma program bazında, diğer çalışmalardan farklı olarak, kullanılan istatistiksel metodoloji ile geleceğe bir projeksiyon yapmak amacıyla üretilmiştir. Burada üretilen bilgiler Açıköğretim Fakültesi Dekanlığı ile paylaşılmıştır. Fakülte Yönetiminin bu çalışmadaki sonuçları dikkate aldığı ve üretilen modellerin ve tahminlerin alternatif bir bakış açısıyla yönetime ışık tuttuğu 2016 yılındaki program sayılarındaki artıştan anlaşılmaktadır. An important objective of Anadolu University is to reach the broader community through Open and Distance education. This objective was carefully examined with data running from 1982 to 2014. With this in mind, linear models were used to examine the relationship between time and the number of open access programs. Specific dummy variables were applied to represent the structural changes overtime in the models. The study also examines technological changes that also contribute to structural breaks. In historical evaluations, it has also been observed that new generations took place, especially depending on technological progress. Model III had the smallest standard error and was therefore the best applicable model in this study. The study also forecasted that, by 2016, the open and distance programs will reduce to about 35 and this signaled a need for increasing and providing variety of programs to reach the broader populace. Unlike other studies, this study was produced on program basis to make a future projection with the statistical methodology used. The information obtained in the study is shared with the Faculty. It can be understood that faculty management has taken into account the results of this study and increased the number of programs in 2016.
Source
Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler DergisiVolume
15Issue
1URI
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TWpnek9EazJOZz09https://hdl.handle.net/11421/11498
Collections
- Makale Koleksiyonu [195]
- TR-Dizin İndeksli Yayınlar Koleksiyonu [3512]