Türk kaligrafi tarihi özelinde Etem Çalışkan
Abstract
Yazı topluluklar halinde yaşamanın sonucu olarak, ihtiyaçlar doğrultusunda ortaya çıkmıştır. Tarihi boyunca, neredeyse bütün medeniyetler tarafından kabul edilmiş, kullanılmış ya da değişime uğratılmış olan yazı, zamanla iletişim amacının yanı sıra sanatsal yaklaşımların da en temel malzemelerinden biri halini almıştır. Osmanlı Döneminde Arap "elifbası" (alfabesi) olarak kullanılan ve 28 harften oluşan alfabe ile dönemin koşulları nedeniyle tasfir yapamayan halk, yazıya, sanatsal değerler yüklemiş ve hat sanatı'na (hüsn-i hatta) ulaşmıştır. Cumhuriyet'in ilanından sonra harf inkılabının kabulü ile latin harfleri kullanılarak, batı kültürlerinde var olan kaligrafi sanatına ulaşılmıştır. "Yazıya değer verme ve güzelleştirme" temelinde hat sanatı ile buluşan kaligrafi sanatı, hat sanatından etkilenmiş fakat disiplin bakımından farklılık göstermiştir. Doğumu harf inkılabı ile aynı yıla denk gelen ve ömrünü yazı sanatına adayan Etem Çalışkan, yüksek öğrenim yıllarından bugüne kadar üreten ve üretmeye devam eden usta bir isimdir. Cumhuriyet'in ilk yıllarında, güzel sanatlar alanında yazı eğitimini Türkiye'ye taşıyan ve Türk alfabesi ile kaligrafik eserler ortaya çıkaran Emin Barın'ın atölye öğrencisi ve asistanı olmuştur. "Geçmişten günümüze bütün önemli isimler, kayıplarının ardından değer bulmuştur." görüşünden yola çıkılarak, kaligrafi sanatını tüm ustalığı ile yaşatan Etem Çalışkan'ı tarihe olan tanıklığı ve bu süreçteki deneyimleri ile bir bütün olarak ele almak ve ölümsüzleştirmek gerekliliği, bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır.
Collections
- Tez Koleksiyonu [33]