Osmanlı Devleti'nde Adem-i Merkeziyetçilik Tartışması (1876-1913)]
Özet
Vilayet idarelerinin ne şekilde yapılandırılacağı meselesi Jön Türkler arasındaki en
önemli tartışma konularından birisidir. Bu tartışmanın bir tarafında vilayet idarelerine
geniş yetkiler verilmesini isteyen ve Prens Sabahattin etrafında kümelenen adem-i
merkeziyetçiler, diğer tarafında ise bu fikrin ülkeyi bölünmeye götüreceğini savunan
merkeziyetçiler vardır. Adem-i merkeziyetçilik kavramı etrafında dönen ve 1908
seçimleri sürecinde kelimenin tam anlamıyla bir basın kavgası halini alan tartışma,
seçimlerden sonra Meclis-i Mebusan’a taşınmıştır. Nihayet 1913 yılında ‘İdare-i
Umumiye-i Vilayat Kanun-ı Muvakkat’ının çıkarılmasıyla ülkedeki vilayet idareleri
yeniden yapılandırılmış ve böylece adem-i merkeziyetçilik tartışmaları da son
bulmuştur. İşin ilginç tarafı, merkeziyetçiliğe taraftar olmaları ile bilinen İttihatçıların
çıkardığı bu kanun, vilayetlerde tam anlamıyla adem-i merkeziyetçi bir idare
kurulmasını sağlayacak hükümler içermektedir. Bu makalede; adem-i merkeziyetçilik
tartışmaları, dönemin basını ve meclis zabıt cerideleri üzerinden incelenmiş; vilayet
idareleri kanununun çıkarılmasına giden süreç ve kanunun çıkarılmasının altında yatan
sebepler aydınlatılmaya çalışılmıştır One of the most significant discussions among Young Turks was about how the configuration of the provincial governments needed to be. On one camp, there were the decentralists, who supported Prens Sabahattin and the idea that broad authorities should be given to the provincial governments. On the other camp, there were the centralists, who were members of the Party of Union and Progress (İttihat ve Terakki Cemiyeti) and advocated that this kind of an application would be a subject for divisions in the country. The argument, which was basically about decentralization and grew into a paper war in the strictest sense during the 1908 elections, was submitted to the Chamber of Deputies of the Ottoman Empire (Meclis-i Mebusan) after the elections. Eventually, in 1913, by means of the enactment of the law for provisional law for general provincial administration (İdare-i Umumiye-i Vilayat Kanun-ı Muvakkat), the provincial governments of the country were reconfigured, and as a result of this, the discussions at issue related with the decentralization came to an end. On the other hand, interestingly, the law, which was enacted by the unionists, who were also known