Nezihe Meriç'in 'Suskun Ezgisi' Öyküsünde İç-Söylem Biçimleri
Özet
Özet Nezihe Meric'in Bir Kara Derin Kuyu başlıklı öykü kitabındaki 'Suskun Ezgisi' adlı öyküde, anlatıcının arka planda kaldığı ve anlatı kişisiyle özdeşleştirilecek bir bilincin baskın olduğu bir öyküleme durumu var. Öykülenen de, büyük ölçüde, anlatı kişisinin "oluşum halindeki, dışa vurulmamış düşünce "si. Bu düşünceyi aktarmak/yansıtmak için, bizim bir iç-söylem biçimi olarak incelemeyi doğru bulduğumuz "öykülenen iç-konuşma" tekniği kullanılıyor. Diğer aktarılan söylem biçimleriyle karşılaştırarak incelendiğinde, bu tekniğin, dolaylı serbest anlatımın kullanıldığı özgün bir sözceleme biçimine dayandığı görülüyor. Bu sözceleme biçimi de, içinde yaşadığı dünyaya ilişkin düşüncelerini anlatı kişisinin bilincinden geçirerek yansıtan bir yazarın yeğlediği estetik anlayışına uygun düşüyor. Nezihe Meriç's 'Suskun Ezgisi' from collection of short stories entitled Bir Kara Derin Kuyu is characterized by a narrative style where the narrator remains in the background and is dominated by a conscience identifiable with the narrator. What is narrated, on the other hand, is the narrator's inner mind in its formation process. This inner mind is reflected by a narrative technique called narrative monologue that will be examined as an interior discourse form. When compared with the other reported speech forms, it is possible to state that narrative monologue results from an unique discourse form utilizing free indirect speech. This narrative style matches the aesthetics adopted by an author who chooses to reflect her perceptions of the world through the conscience of her narrator.
Kaynak
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi DergisiCilt
22Sayı
2Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TmpJeU5UazU=https://hdl.handle.net/11421/15436