Tutuculuğun kurumsal yönetim anlayışı üzerindeki etkileri

Abstract

Bu çalısmanın amacı, tutuculugun kurumsal yönetimin amaçlarının gerçeklestirilmesinde etkili olabilecegi alanları degerlendirmektir. Tedbirli davranmak anlamına gelen tutuculuk, kurumsal yönetimin esitlik, seffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk bilesenlerinin ve bu bilesenlere baglı amaçlarının gerçeklestirilmesinde çesitli avantajlar saglayabilir. Günümüz kosullarında tutuculuk bazı olumsuz elestirilere maruz kalmaktadır. Ancak farklı uygulama yaklasımları olan tutuculugun, olası etkileri dolayısıyla genis anlamda degerlendirilmesi gerekmektedir. Sözlesmeler, davalar, vergi ve finansal raporlama standartlarını belirleyen kurulusların görüsleri, tutuculugun genis anlamda yorumlanmasında dört farklı alanı olusturmaktadır. Çalısmada, tutuculugun bu alanlar temelinde genis anlamda degerlendirildigi zaman kurumsal yönetimin amaçları dogrultusunda önemli avantajlar saglayabilecegi açıklanmıstır.

The purpose of this study is to evaluate the fields which conservatism can be effective in realizing the objectives of corporate governance. Conservatisim that means acting with caution, can provide some advantages in realizing the corporate govenance's components that are equality, transparency, accountability and responsibility and the objectives that are based on these components. In the face of current conditions, conservatism is exposed to some adverse criticism. However, conservatism which has different implementation approches should be evaluated in broad sense due to its probable effects. Contracts, litigation, tax and standpoint of the organization which establish the financial reporting standards are form the basis of different fields to comment conservatism in broad sense. In this study, it is explained that conservatism can provide significant advantages on corporate governance when it is evaluated in broad sense in the basis of these fields.