dc.contributor.author | Çakır, Mustafa | |
dc.date.accessioned | 2019-10-19T17:27:16Z | |
dc.date.available | 2019-10-19T17:27:16Z | |
dc.date.issued | 2017 | |
dc.identifier.issn | 1308-2140 | |
dc.identifier.uri | http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TWpnek1UVTFOUT09 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/11421/14526 | |
dc.description.abstract | "Avusturya ile Türkiye Arasındaki İşgücü Anlaşmasının 50. Yılı" etkinlikleri kapsamında verilen bir konferans metninden yola çıkılarak hazırlanan bu çalışma, tarih sahnesinde Türk Avusturya karşılaşması ile başlatılmış; ardından tarih boyunca kullanılan kimi Almanca kelimelerde Türk imgesine yüklenen anlamlar hakkında kısa bilgiler verilmiştir. Türk kelimesi Almancada olumsuz anlamlar yüklenerek kullanılmıştır. Bunun altında yatan nedenlerden ilki tarih boyunca Türklerin ve Müslümanların tehdit unsuru olarak kabul edilmesi ve Avrupa ülkelerine yapılan düzensiz işçi göçü nedeniyle oluşan olumsuz imajdır. Cumhuriyet dönemine gelindiğinde Türkiye Avusturya ilişkilerinin aldığı durum işçi göçü bağlamında ele alınmıştır. İstatistiklere göre, bu ülkede yaşayan Türkiye kökenli insanların sayısı 161.500 kişidir. Gündemi yoğun olarak işgal eden konu, uyum sorunlarıdır. Aslında bu sorunla ilişkilendirilerek anlatılmak istenen konular arasında Türklerin Avusturya'ya bağlılıkları ve kimlik sorunu öne çıkmaktadır. Türkler beden olarak Türk olduklarını, düşünce ve anlayış olarak Avrupalı olduklarını belirtmektedir. Kültürel olarak hem Türkiye ile hem de Avusturya ile ilişkilerinin olduğunu belirtmektedir. Günlük hayatta özellikle yabancı düşmanlığı ile karşılaşmaları, ayrımcılığa maruz bırakılmaları Türklerin en fazla şikayet ettiği konuların başında gelmektedir. Helsinki Sözleşmesine göre kendilerine verilmesi gereken hakların kısıtlanmaktadır. Özellikle ırkçılık, Müslümanlık karşıtı davranışlar ve çıkarılan yasalar, düşünce özgürlüğü, eşit işe eşit muamale gibi konularda geri kaldıkları düşüncesindedirler. Geleceğe yönelik öneriler arasında Türklerin Almanca öğrenmeleri, toplum içinde iletişim kurmaları ve daha ileri eğitim imkanlarından yararlanabilmeleri için gereklidir. Avusturyalıların da Türkleri eşit vatandaş olarak görmesi, onların uyum sağlamaları için teşvik ederken, insan olarak varlıklarını ve kültürel kimliklerini kabul etmesi gerekir | en_US |
dc.description.abstract | This article, which was prepared by a conference within the context of the "50th Year of the Labor Agreement between Austria and Turkey", is written about the Turkish Austrian relations throughout the historical scene; gives brief information about the meanings of some of the German words used throughout history. Turkish vocabulary has been used in German with negative meanings. The underlying reason for this is the negative image of Turks and Muslims as threats throughout history and the irregular migration of workers to European countries. When it comes to the Republican period, the situation of Turkey's Austrian relations has been taken up in the context of worker immigration. According to statistics, the number of people of Turkish origin living in this country is 161,500. The agenda is intensively occupied by issues of adjustment. In fact, the issues which are related with this problem and which are to be mentioned are the adherence of the Turks to Austria and identity problem. The Turks state that they are Turks as bodies, and they are European as thoughts and understanding. Culturally, it has relations with Turkey and with Austria. Especially in daily life they have to face xenophobia and discrimination is one of the most complained topics of Turks. According to the Helsinki Convention, the rights to be given to them are restricted. In particular, they think that they are lagging behind in issues such as racism, anti-Muslim behaviors, and legislation issued, freedom of thought, equal treatment for equal work. Proposals for the future are necessary for Turks to learn German, communicate within the community and take advantage of further education opportunities. Austrians should also accept their assets and cultural identities as human beings while encouraging Turks to be equal citizens and encouraging their adaptation | en_US |
dc.language.iso | tur | en_US |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | en_US |
dc.subject | Sosyal Bilimler | en_US |
dc.subject | Disiplinler Arası | en_US |
dc.title | Dıe Mıgratıonsbezogenen Indıkatoren Von Österreıchısch Türkıschen Bezıehungen | en_US |
dc.title.alternative | The Migration-Related Indicators of Austrianturkish Relations | en_US |
dc.type | article | en_US |
dc.relation.journal | Turkish Studies (Elektronik) | en_US |
dc.contributor.department | Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi | en_US |
dc.identifier.volume | 12 | en_US |
dc.identifier.issue | 3 | en_US |
dc.identifier.startpage | 631 | en_US |
dc.identifier.endpage | 646 | en_US |
dc.relation.publicationcategory | Makale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanı | en_US] |