dc.description.abstract | Problem Durumu:İşitme engelli çocukların alıcı ve ifade edici dil becerilerinin gelişi- minde karşılaştıkları zorluklar bilinmektedir. Dil gelişimindeki bu zorlukları okuma yazmayı öğrenme ve geliştirmede karşılaşılan zorluklar izlemektedir. Bu zorluklar arasında, okuduğunu anlama, okuduğunu anlatma, soru cevap ilişkilerini belirleme, bir metindeki önemli bilgileri belirleme ve düşünceleri yazılı ifade etme gibi konu- larda yaşanan zorluklar sayılabilir. Ancak işitme cihazlarında ve koklear implant ça- lışmalarında gözlenen teknolojik gelişmeler sonucunda işitme engelli çocukların okuma becerilerinin işiten yaşıtlarının beceri düzeylerine yaklaştığı araştırmalarla be- lirlenmiştir. Bu çalışmaların başarısının, koklear implant uygulamasının erken yaşta yapılmasına ve eğitim ortamında işitme ve konuşma becerilerinin gelişimine yönelik yapılan uygulamalara bağlı olduğu vurgulanmaktadır. Okuma ve yazma, öğrenme için önemli bir araç olduğundan işiten ve işitme engelli çocukların öğrenmesinde ve akademik becerilerinin gelişmesinde önem taşımaktadır. Okuma ve yazma becerile- rinin gelişmesinde çocukların okudukları hikayelerin ve onlara okunan hikayelerin önemli rol oynadığı; dil gelişimlerine, soru-cevap ilişkilerini geliştirmelerine ve hika- ye yapılarını öğrenmelerine yardımcı olduğu çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir. Hikaye dinleme ve anlatma becerisi önemli bir dil becerisi olup, okuma anlama ve dolayısıyla akademik başarı için önemlidir. Dil eğitimindeki önemli etkinliklerden biri de okuma etkinlikleridir. Sınıfa sesli hikaye okumanın ya da diğer adıyla paylaşı- lan okumanın çocukların okuma gelişimlerine katkı sağladığı bilinmektedir. Paylaşı- lan okuma, küçük yaşlardan itibaren kullanılan bir okuma etkinliği olup, okuma yazmaya yeni başlayan okul öncesi, ilköğretim birinci, ikinci ve üçüncü sınıf çocukla- rı için geliştirilmiştir. Paylaşılan okuma etkinliğinde hikaye kitapları kullanılarak, dil, okuma ve yazmayı geliştiren öğretim stratejileri uygulanır. Paylaşılan okumada sını- fa hikâye, özellikle tekrarlı olaylar ve karakterler içeren hikaye kitapları okumanın olumlu sonuçları olduğu ve bu etkinliğin sözlü dilin gelişiminde ve okumada sorun- ları yaşayan öğrenciler için etkili olduğu araştırmalarla belirlenmiştir. Ses temelli yaklaşımlarla yapılan okuma-yazma öğretiminin işiten ve işitme engelli çocukların okuma ve yazma becerilerini geliştirdiği bilinmektedir. Bununla birlikte ilköğretim düzeyinde işiten ve işitme engelli çocuklara uygulanan paylaşılan okumaya ilişkin alanyazın oldukça sınırlıdır. Oysa paylaşılan okumanın işitme engelli çocuklara uy- gulanmasının özellikle Ses Temelli Yaklaşımla okuma yazma öğrenen çocuklara uy- gulanmasında sürecin incelenmesi önemlidir. Araştırmanın Amacı:Bu çalışmanın amacı ilköğretimin birinci sınıf düzeyinde işitme engelli çocuklara uygulanan paylaşılan okumanın hazırlık ve uygulama sürecinin açıklanmasıdır. Bu nedenle şu sorulara cevap aranmıştır. İÇEM’de ilköğretim birinci sınıfta uygulanan paylaşılan okuma nasıl gerçekleştirilmiştir? a) Paylaşılan okuma- nın programdaki yeri ve sıklığı nedir? b) Paylaşılan okumanın hazırlık aşaması na- sıldır? c) Hikâye kitabının sınıfa okunması nasıl gerçekleştirilmiştir? Araştırmanın Yöntemi:Bu araştırma Ses Temelli Yaklaşımla okuma yazma öğrenen işitme engelli ilköğretim 1. sınıf çocuklarına uygulanan paylaşılan okumada hikâye okumanın hazırlık ve uygulama sürecinin incelenmesini amaçlamaktadır. Bu sürecin doğasının kapsamlı bir şekilde ortaya konabilmesi için araştırma nitel veri toplama ve analiz tekniklerini içeren durum çalışması deseniyle düzenlenmiştir. Araştırmaya 2007-2008 yılında Anadolu Üniversitesi İşitme Engelli Çocuklar Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezine (İÇEM) devam eden 7 işitme engelli çocuk ve iki öğretmen ka- tılmıştır. Araştırmada sınıfa sesli hikâye okuma yapılan grup dil derslerinin ve ço- cuklarla yapılan birebir okuma-yazma çalışmalarının video kayıtları, öğretmenlerin ders planları ve değerlendirmeleri, çocukların okuma-yazma dosyaları, sınıflardaki duvar panoları, ailelerle yapılan görüşmelerde ailelerin geri bildirimleri yararlanılan veri toplama teknikleridir. Araştırmacı, çocukların okuma ve yazmalarını birebir ça- lışmalarda izleyerek sınıf öğretmenlerine geri bildirim vermiştir. Ayrıca araştırmacı ve öğretmenler haftalık uzman panelleri düzenleyerek hem toplanan verilerin geçer- liliğini denetlemiş hem de öğretim süreciyle ilgili kararlar almışlardır. Böylece veriler düzenli bir şekilde toplanmıştır. Araştırmanın Bulguları:Paylaşılan okumanın Türkçe programındaki yeri, gerekçesi ve uygulama sıklığı: Ülkemizde 2005-2006 yılından itibaren ilkokuma yazma öğreti- minde Ses Temelli Cümle Yöntemi uygulanmaya başlanmıştır. Bunun yanında ilköğ- retim 1. sınıfta okuma yazma eğitiminin nasıl yapılacağı yayınlanan Öğretmen Kılavuz kitabında açıklanmıştır. Kılavuz kitaptaki en önemli etkinliklerden biri de dinleme metinleridir. İÇEM ilköğretim 1. sınıfta STCY işitme engelli çocuklara uygulanırken Öğretmen Kılavuz Kitabındaki dinleme metinleri gözden geçirilmiş ancak dinleme metinlerinde kullanılan sözcüklerin ve cümle yapılarının çocukların dil düzeyinin üstünde olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle kılavuz kitaptaki dinleme metinleri yerine çocukların dil düzeyine uygun hikaye kitaplarının kullanılmasına ve paylaşılan okuma yapılmasına karar verilmiştir. b) Paylaşılan okumanın hazırlık aşaması nasıldır? Hikaye kitapları seçilirken, seri olmayan hikaye kitaplarının yanı sıra aynı karakterlerin başlarından geçen olayların anlatıldığı seri hikaye kitapları kullanılmıştır. Çocukların hikayelerdeki karakterleri tanımasının olayları daha iyi anlamalarına ve hikayeleri sevmelerine yardımcı olacağı düşünülmüştür. Bunlara ek olarak tekrarlı hikaye kitaplarının çocukların tahmin etme yeteneklerini de geliştirmesi beklenmektedir. Hikaye kitabı seçiminde hikaye kitabının çocuğun dil ve bilgi düzeyine uygun olmasına, tahmin edilebilir olaylar içermesine, konusuna, resimlerin etkileyici ve yazılı metni destekleyici olmasına dikkat edilmiştir. c) Hikaye kitaplarının sınıfa okunması nasıl gerçekleştirilmiştir? Hikaye kitaplarının sınıfa okunmasında oturma düzeni ve dersin işlenişi önemlidir. Öğretmen çocukları yarım daire şeklinde hem birbirlerini hem de kendisini görecek şekilde oturtmuştur. Öğretmen bu dairenin ortasında tüm çocukların kendisini, hikaye kitabını ve tahtayı görebileceği şekilde oturmuştur. Öğretmen okuma etkinliklerinde çocukların aktif dinleme ve katılımını sağlamak amacıyla pek çok teknik kullanmıştır. Bunların arasında öğrencilerden dinlediklerini anlatmalarını isteme, öğrenci anlatımlarına reh- berlik etme, öğrencilere sorular yöneltme, öğrenci cevaplarını düzeltme, genişletme ve öğrenci motivasyonunu sağlamak için onaylama teknikleri sayılabilir. Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri:Araştırma yedi öğrenci ile yapıldığı için bir genelleme yapılamaz ancak doğal bir ortamda fırsatlardan yararlanarak ses/hece üstünde durulması çocukların ses ve heceleri birleştirmelerine ve bölmelerine yardımcı olmuştur. Bu durumda okumanın başlangıcında çocukların dinlediğini ve okuduğunu anlamalarını geliştirdiği gibi çözümlemelerini geliştirmelerine yardımcı olmuştur. | en_US |
dc.description.abstract | Problem Statement: Utilization of shared reading practice in hearing impaired children's literacy instruction may yield quite beneficial. However an investigation of Turkish literature revealed no studies regarding application of shared reading within elementary settings for hearing or hearing-impaired children. Furthermore international literature is considered rather limited. Rigorous investigations of these practices especially within phonic based literacy instruction settings are needed. Purpose of Study: This paper will respond to following questions in order to exert preparation and application of shared reading for children with hearing impairment. a) What is the importance and frequency of shared reading activities in syllabus? b) What preparations are needed for shared reading activities? c) How should teacher read a storybook with class? Methods: This research is a case study. Among examined variables are properties of storybooks; feasibility of storybook reading in class with regard to instructional aims; application process; required optimization in this process. Two experienced instructors and seven hearing impaired children participated in this research. Data sources of this research are vi- deo records from group and personal activities, instruction plans, evaluation files, chilren's literacy development files, clipboards, records from family interviews and weekly expert panels. Findings and Results: Storybook reading is among the suggested procedures for Turkish instruction. Stories offered in Teachers' Manual for Turkish Instruction are not suitable for hearing impaired children's reading levels. Several preparations and precautions are needed before applying and during application of shared reading for hearing impaired children. Conclusions and Recommendations: Text is the most important element in shared reading. Teachers should determine the language levels of children and tweak the text for children if needed. Furthermore stories should be engaging and include repetitive elements in order to facilitate reading and support children's motivation. | en_US |