Frank Lloyd Wright'in mekan anlayışı: Frederick Robie Evi üzerinden bir okuma

Abstract

Frank Lloyd Wright, 20. yüzyıl mimarlığını şekillendiren önde gelen mimarlardan biridir. Wright’ın organik olarak nitelendirdiği mekân anlayışının oluşumunda, erken çocukluk dönemi eğitimi, Frobel oyuncakları, Japon mimarlığı, ustaları J. L. Silsbee ve L. H. Sullivan, Shingle stili ve Arts and Crafts hareketinin etkileri görülebilmektedir. Wright, mimarlık ve sanatın, biçim ve işlevin, insan ve doğanın bütünlüğünü savunmuştur. Kutunun parçalanması anlayışı ile iç mekân ve dış mekânı bütünleştirmiştir. Mekân bileşen ve öğelerini yapıyla bir bütün olarak ele almıştır. Teknoloji ve malzemenin sunduğu imkânları kullanarak doğaya saygılı, yaşayan mekânlar tasarlamıştır. Wright’ın organik mimarlık çerçevesinde ortaya koymuş olduğu bu öğretileri günümüzde de geçerliliğini sürdürmektedir. Robie Evi, Amerikan modern mimarlığını şekillendiren organik mimari anlayışın ve Prairie evlerinin yapı taşlarından biridir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, Wright’ın organik mimari anlayışının Robie Evi üzerinden analizinin yapılmasıdır. Çalışmanın kapsamında, organik mimarlığın gelişimi, organik mimarlık, Prairie evleri ve Robie Evi irdelenmiş, veri toplama aracı olarak literatür taraması ve örnek olay (vaka) yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgular ışığında, Wright’ın organik mimari anlayışının ve Robie Evinde geliştirdiği yenilikçi çözümlerin tasarımcılara faydalı bir öğreti olacağı düşünülmektedir.