AİHM Ve Danıştay kararları ışığında radyo Ve televizyon yayınlarının önceden durdurulması suretiyle ifade özgürlüğünün sınırlandırılması
Özet
Günümüzde radyo ve televizyon yayıncılığının toplumun bilgilendirilmesi konusunda vazgeçilmez bir rolü olduğu bilinmektedir. Bu nedenle radyo ve televizyon yayınları alanında ifade özgürlüğünün egemen kılınması oldukça önemlidir. Tüm özgürlükler gibi ifade özgürlüğünün de sınırsızlığı kabul edilemez. Bir özgürlüğün layıkıyla yaşanabilmesi için hakkın sınırlarının açıkça düzenlenmesi, bu sınırların aşılmasının ve kötüye kullanılmasının önüne geçmek adına gerekli tedbirlerin alınması ve sınırlamaların demokratik toplumun gereklerine uygun ve ölçülü olması gereklidir. Bu bağlamda hem Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), hem de Anayasa bir yandan bu hakkı korurken diğer yandan bu hakkın nasıl sınırlanması gerektiğini düzenlemiştir. Radyo ve televizyon yayınlarının önceden durdurulması ifade özgürlüğüne getirilen ciddi bir kayıttır. Bu nedenle bu uygulamanın yasa ile düzenlenmesi, düzenlemede sınırlamanın meşru nedene dayanması ve bu sınırlamanın demokratik toplum açısından gerekli olması önemlidir. Bunun yanında yayınların önceden durdurulmasının anılan kriterlere uygunluğu noktasında titiz bir yargısal denetim ise vezgeçilmezdir. Bu çalışmayla AİHS ve uygulaması da dikkate alınarak Türk hukukunda bu konudaki yasal düzenlemelerin ve Danıştay içtihatlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Kaynak
Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi DergisiCilt
1Sayı
2Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/26624Koleksiyonlar
- Cilt :1 Sayı (2) [6]