İlköğretim 1. basamak dönemi çocuklarda dil ve konuşma bozukluklarının öğretmenlerden bilgi alma yoluyla belirlenmesi : (Eskişehir ili örneği)
Özet
Dil ve konuşma bozukluklarına çocukluk çağında sık rastlandığı bilinmektedir. Bu bozuklukların erken tanınması ve zamanında önlenmesi, çocuğun akademik, duygusal ve sosyal gelişiminin kötü etkilenmemesi açısından önem taşır. Bu çalışmanın amacı öğretmenlerden bilgi edinme yoluyla Eskişehir ili ilköğretim birinci basamaktaki öğrencilerde dil ve konuşma bozukluklarına rastlanma sıklığını belirlemek ve bu bozukluklarla demografik özelliklerin ilişkisini incelemektir. Dünya Sağlık Örgütü'nün tahminlerine göre, ortalama yaş grubunun yaklaşık % 3.5'unda dil ve konuşma bozukluğu gözlenmektedir. Eskişehir ilinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 10 devlet ve 1 özel okulda 77 öğretmenden alınan bilgilerle ulaşılan 2356 öğrenci üzerinde yapılan bu çalışmada konuşma bozuklukları prevalansı % 5.56 olarak tespit edilmiştir. Toplam 2356 öğrenciden 131 öğrencide dil ve konuşma bozukluğu tespit edilmiştir. Bir öğrencide birden fazla bozukluk türü bir arada görülebilmektedir. Genel olarak tüm popülasyona bakıldığında da en çok 'sesletim', en az da 'işitme' alanlarında sorun yaşandığı öğretmenler tarafından belirtilmiştir. Dil ve konuşma bozukluklarına erkek öğrencilerde, kızlara göre daha çok rastlandığı görülmüştür. Her iki cinste de en çok 'Sesletim' alanında sorun yaşandığı gözlenmektedir. Kız öğrencilerde sırasıyla; bazı sesleri söyleyememe, söylenemeyen seslerin yazıya yansıması, kekemelik, alıcı dil, ifade edici dil, konuşmada farklılık, dilbilgisi kullanımı, şive, hızlı konuşma, ses bozukluğu, sesin uygunluğu ve işitme alanlarında güçlük yaşandığı görülmektedir. Erkek öğrencilerde ise sırasıyla; bazı sesleri söyleyememe, söylenemeyen seslerin yazıya yansıması, dilbilgisi kullanımı, konuşmada farklılık, kekemelik, alıcı dil, ses bozukluğu, ifade edici dil, sesin uygunluğu, hızlı konuşma, şive ve işitme alanlarında güçlük yaşandığı görülmektedir. Bozukluklara en çok 1. Sınıflarda, en az 5. Sınıflarda rastlandığı belirlenmiştir. Bozuklukların sınıflara göre dağılımına bakıldığında öğretmenler, 1. Sınıf, 2. Sınıf, 3. Sınıf ve 4. Sınıf öğrencilerinde en çok 'Bazı Sesleri Söyleyememe', 5 .sınıf öğrencilerinde ise bu sınıf düzeylerinden farklı olarak en çok 'Alıcı Dil' alanlarında sorun yaşandığını belirtmişlerdir. Genel olarak tüm sorunlarda sınıf düzeyi arttıkça, sorunlara rastlanma sıklığı azalmaktadır. Dil ve konuşma bozukluklarının kız çocuklara göre erkek çocuklarda daha fazla görüldüğü ve yaş arttıkça görülme sıklığının azaldığı ortaya çıkmıştır.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/7091
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [123]