Okulöncesi eğitim öğretmenlerinin çocukları tanıma ve değerlendirme amaçlı yapılan çalışmalara ilişkin görüşleri
Özet
Okulöncesi eğitimde değerlendirme önemli bir rol oynar. Değerlendirme süreci aileler ve çocukları için önemli bir olaydır. Bu sürecin sonucu çocuğun gelişimsel seyrini önemli ölçüde değiştirebilmektedir bu nedenle doğru ve gerekli müdahaleler yapılmalıdır. Uygun öğrenme ortamları sağlamak ve eğitim planlarının hazırlamak için çocukları değerlendirmeden elde edilen bilgiler önemli katkıda bulunabilir. Bu nedenle çocukları değerlendirme eğitim programlarının ayrılmaz bir parçasını oluşturmalıdır. Eskişehir il merkezinde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi anaokulları ve ilkokul bünyesindeki anasınıflarında görev yapmakta olan okulöncesi eğitim öğretmenlerinin çocukları tanıma ve değerlendirme amaçlı yapılan çalışmalara ilişkin görüşlerini almayı amaçlayan bu araştırma, tarama modelinde olup nitel yöntem kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışma grubunu Eskişehir ilinde 2012 –-2013 Eğitim – Öğretim yılında M.E. B'na bağlı resmi anaokulları ve ilkokul bünyesindeki anasınıflarında görev yapmakta olan kimi ölçütlere göre belirlenmiş ve araştırmaya katılmaya gönüllü okulöncesi öğretmenleri oluşturmuştur. Öğretmenlerin belirlenmesinde; Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi anaokulları ve ilkokul bünyesindeki anasınıflarında görev yapmakta olan okulöncesi öğretmeni olma temel ölçütü olmuştur. Bunun yanında maksimum çeşitliliği elde etmek için kadrolu olarak görev yapmak, dört yıllık lisans mezunu olmak, adaylığının kalkmış olması ve araştırmaya katılmaya gönüllü olmak da kullanılan ölçütler arasında yer almıştır. Çalışma 8 anaokulunda görev yapan 21 okulöncesi öğretmeni ve 12 ilkokul bünyesindeki anasınıflarında görev yapan 13 okulöncesi öğretmeni olmak üzere toplam 34 öğretmen ile gerçekleştirilmiştir. Verilerin toplanması nitel veri toplama tekniklerinden yarı yapılandırılmış görüşmelerle gerçekleştirilmiştir. Görüşme formu geliştirmek için, araştırmanın amacına yönelik sorular ana başlıklar halinde oluşturulmuş geçerlik güvenirlik çalışmaları yapılarak forma son şekli verilmiştir. Katılımcılara, araştırma sırasında hazırlanan görüşme soruları sorulmuş ve yanıtları ses kaydı olarak alınmıştır. Araştırma verilerinin analizinde betimsel analiz tekniği kullanılmış, bulgular niceliksel olarak sunulmuştur. Alınan yanıtların dökümü yapılarak ve bir görüşme kodlama anahtarı oluşturulmuştur. Daha sonra iki uzman birbirinden bağımsız bir biçimde görüşmeleri ilgili görüşme kodlama anahtarına kodlamışlardır. Kodlamalar karşılaştırılarak gerekli düzenlemeler yapılmış ve güvenirliği sağlanmıştır. Çalışmanın sonuçları araştırma soruları temel alınarak açıklanmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre okul öncesi eğitim kurumu öğretmenlerinin çocukları tanıma ve değerlendirme sürecini gerekli gördükleri, genellikle gözlem, görüşme tekniklerini uyguladıkları, diğer teknikleri daha seyrek uyguladıkları görülmüştür. Öğretmenlerin çocukları tanıma ve değerlendirme sürecinden elde ettikleri verileri gelişim raporu yazmada, ailelere bilgi verirken müdahale için ve etkinliklerini planlarken kullandığı ancak bir kısmının da hiç kullanmadığı görülmüştür. Öğretmenlerin en çok sınıflardaki çocuk sayısının fazla olması, tanıma değerlendirme sürecine zaman ayırabilmede ve ailelerle işbirliği yapmada güçlük yaşadığı görülmüştür. Öğretmenlerin büyük bir bölümü tanıma ve değerlendirmeyle ilgili formların şekil, sayı ve kullanım şekli açısından düzenlenmesinin yararlı olabileceğini belirtmişlerdir. Nitekim araştırma sürecinde yenilenen Milli Eğitim Bakanlığı 2013 Okulöncesi Eğitim Programı'ndaki değişiklikler de öğretmenlerin bu beklentilerini karşılar niteliktedir. Programdan çocukları tanıma ve değerlendirme ile ilgili formların bir kısmı çıkarılmış ve bu yönde bir değişikliğe gidilmiştir. Öğretmenlerin çocukları tanıma ve değerlendirme tekniklerini uygulamaya ilişkin beklentileri incelendiğinde; çocukları tanıma teknikleriyle ilgili daha fazla yayın, seminere gereksinim duydukları, öğrenci sayısının azaltılmasını, formların düzenlenmesini ve azaltılmasını, okullardaki rehberlik hizmetlerinin artırılmasını, ailelerin de bu konuda eğitilmesini istedikleri görülmüştür.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/3489
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [315]