Figüratif resimde renk-insan figürü ilişkisi
Özet
Figüratif resim, görünen dünyanın düzenlenmiş mantığından çık- mış bir çizgi, biçim ve renk dilidir. Hrıstiyan dini, insan figürünün gerçekçi anlatımını yasaklıyor böylece renkler canlanıyordu. Giotto, çiğ renklerden ilk uzaklaşan ressam olmuştu. Gerçekçi formları ve doğal renkleri kullanmıştır. Böy- lece Rönesans'ın öncüsü olmuş ve insan figürü tekrar önem kazanmaya başlamıştır. Rönesans, İspanyol, Flaman, Danimarka, Fransız ... Değişik il- kelerde çeşitli sanatçılar ışık gölgenin yardımı ile hacmi, kütleyi vermek için çeşitli yollar denemişlerdir. Işık ve rengin niteliklerini ve doğasını keşfedememişlerdir. Empresyonistler, rengi bulgulamışlar ve resimlerinde kullan- mışlardır. Empresyonizm'den önce renk, nesnelerin bir özelliği, ken- dinde var olan bir değeri olarak kabul edilip ışıktan ayrı olarak dü- şünülmüştür. Empresyonistler renkçi, ışık-gölgeci bir anlayışta iken Emp- resyonistler, kendileri ve iç dünyalartı ile ilgilenmişlerdir. Empres- yonistler için renk, biçim ve kompozisyon tümüyle soyut değerlerdir. Renkçi ressamlar, koyu-açığın yaardımıyla oluşan nesnel görün- tüleri sıcak ve soğuk renklerin yardımıyla vermeye çalışmışlardır. Renkçi görünümler, özellikle soyut etkileri oluşturmada yararlı olmuş- tur.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/3600
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [157]