dc.contributor.advisor | Topuz, Hıfzı, 1923- | |
dc.contributor.author | Sofuoğlu, Hikmet | |
dc.date.accessioned | 2011-09-30T10:02:46Z | |
dc.date.available | 2011-09-30T10:02:46Z | |
dc.date.issued | 1985 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/11421/8445 | |
dc.identifier.uri | | en_US |
dc.description | Tez (yüksek lisans) - Anadolu Üniversitesi | en_US |
dc.description | Anadolu Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İletişim Tasarımı ve Yönetimi Anabilim Dalı | en_US |
dc.description | Kayıt no: 6639 | en_US |
dc.description.abstract | Son yıllarda canlandırma film, reklam sektörüne etkili bir şekilde hizmet etmektedir. Ancak, canlandırmanın bir sanat aracı ve etkin bir iletişim gereci olma birikimi göz önüne alındığında bu konuda fazla iz bırakmamış olduğu söylenebilir. Canlandırmanın kolay kolay plastik sanatlara bale, yazın ya da normal filme eşdeğer bile kabul edilmemekte ve bu konudaki gizli gücüne hakkı olan değer biçilememekte yanlış anlaşılmakta ya da görmemezlikten gelinmektedir. Kuşkusuz, günümüzde canlandırma reklam filmlerindeki verim artışının başlıca dürtüleyici televizyondur. Televizyon reklamının zorunlu olarak çok sınırlı bir film yapım biçimi kabul edilmektedir. Ama imgelem ve özgün bir grafik biçim bu yapım türüne beğeni ve sanat katabilir. Son kuşak içinde canlandırma sanatı da çarpıcı bir biçimde değişmiştir. Bilgisayar canlandırma gibi yeni ve ileri tekniklere doğru sağlanan gelişme sonucu, canlandırma sanatının görsel dil dağarcığı da genişlemiş, artık meslekten olmayan kişilerin de bu oldukça karmaşık sanatla ilgilenme olanağı doğmuştur. Grafikerler ve ressamlar eskiden olduğu gibi bu sanattan uzakta kalmamakta, çeşitli denemelere girişerek, kişiden kişiye değişen başarılar kazanmaktadırlar. Televizyon konusundaki ilginç görüşleriyle çeşitli tartışmalara yol açan McLuhan, televizyon resminin sağladığı görsel bilgi tutarının kısıtlı olması nedeniyle, görüntünün eksiklikleri düşüncede tamamlanıyor, asıl ekran seyircinin beynidir demişti. Rumen canlandırma sanatçısı L. Pupescu ise koşut bir benzetmeyle, canlandırma görüntüsünün çözümlenmesinin seyredenin beyninde olduğunu söylüyr. Reklam mesajının en kısa süre içinde iletilmek zorunluluğu niyelik spotlara sığdırarak inandırıcı olabilmek gerçekten çok zor. Oysa canlandırma bu engelleri kolayca aşabiliyor daha inandırıcı ve cesur olabiliyor. Canlandırmanın reklamda etkin bir iletişim gereci olabilme gücü göz önüne alındığında, ülkemizde şimdiki durum gerçekte doyurucu değildir. Canlandırma sanatı asıl kendisi olarak henüz tanınmamış kullanılmaya hazır bir sanat biçimi olarak reklamcılık sektöründe gerektiğince kullanılmamıştır. | en_US |
dc.language.iso | tur | en_US |
dc.publisher | Anadolu Üniversitesi | en_US |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | en_US |
dc.subject | Canlandırma sineması | en_US |
dc.subject | Çizgi filmler | en_US |
dc.subject | Reklamcılık | en_US |
dc.title | Canlandırma sanatı ve reklam | en_US |
dc.type | masterThesis | en_US |
dc.contributor.department | Sosyal Bilimler Enstitüsü | en_US |
dc.identifier.startpage | II, 52 y. | en_US |
dc.relation.publicationcategory | Tez | en_US |