Türk tarım politikası ile Avrupa Birliği tarım politikasının uyumlaştırılması
Özet
1 Aralık 1964'te yürürlüğe giren Ankara Anlaşması ile Türkiye ÊAvrupa Birliği arasında Gümrük Birliğine dayalı bir ortaklık rejimi öngörülmüştür. Bu Anlaşmaya göre, Gümrük Birliği'nin mal alış verişlerinin tümünü kapsadığını belirtmiş ve ortaklık rejiminin tarım ve tarım ürünleri alışverişini de kapsadığını vurgulamıştır. Ankara Anlaşmasının bu açık hükümlerine rağmen, 1 Ocak 1973'te yürürlüğe giren Katma Protokol ile tarım ürünleri Gümrük Birliği dışında bırakılmıştır. Birlik ile Türkiye arasında tarım ürünleri serbest dolaşımı 22 yıllık dönem sonunda belirlenecektir. Türkiye Geçiş Dönemi'nde kendi tarım politikasının Birlik Ortak Tarım Politikasının Birlik Ortak Tarım Politikasına uyum sağlayacağını öngörmüştür. Ancak 22 yıl sonunuda öngörülen bu serbest dolaşım Ortaklık konseyi kararına bağlıdır. Seksenli yıllara kadar, Ortak Tarım Politikası'na uyum konusunda anlaşılan, Ortak Tarım Politikası'nın Türkiye'de nasıl uygulanacağı ve Ortak Tarım Politikası karşısında Türk tarımının yapısal sorunları ve bu sorunların nasıl üstesinden gelineceğiydi. Bugün uyum konusunda yapısal sorumlardan çok, Avrupa Birliği'nde bütçe disiplini ilkesi ile kısılmaya çalışılan Ortak Tarım Politikası harcamaları karşısında, Türkiye'nin tam üyeliği halinde bütçe üzerine etkisinin ne olacağı tartışılmaktadır. Bu yaklaşımla yapılacak değerlendirmeler, konunun basite indirilmesine neden olmakta, Türkiye'nin tam üyeleğinin gerek Türkiye'yi ve gerekse Birliği nasıl etkileyeceğinin yüzeysel bir değerlendirmesini vermektedir. Oysa asıl dikkate alınması gereken husus, makro seviyede Türkiye'nin ve Birliğin birbirlerini nasıl etkileyeceğinin ele alınması, başka bir ifade ile ekonomik entegrasyon sonucunda karşılıklı refah etkilerinin ne olacağıdır. Türkiye açısından Ortak Tarım politikasına uyumda, özellikle Birlik taleplerine uygun bir üretim ve ihracat politikası uygulamak, Türkiye ve Birlik açısından yararlı olacaktır. Gözden kaçırılmaması gereken nokta, tam üyeliğe kabulün bile Ortak Tarım Politikasının hemen uygulanmaya başlayacağı anlamına gelmemesidir. Bu bakımdan Türkiye'nin söz konusu muhtemel sorunlara karşı önlemler alabilmesi, öncelikle geçiş döneminin uzunluğu ve bu süre içinde ortak politikaların hangi sıra ile uygulanacağı ve ihraç ürünlerinin pazarlama becerisine bağlıdır.
Bağlantı
https://hdl.handle.net/11421/8160
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [399]