Marcel Duchamp ve 20. yy. sanatına postmodern yaklaşım
Özet
20. yy. Sanatında Modernizm sosyolojide olduğu kadar sanatta da kendinden söz ettirmiştir. Kökeni Fransız İhtilalinede dayanan çağdaşlaşma, sanat akımlarında da bazı köklü değişimlere neden olmuştur. Bu değişimler 20. yy da hız kazanmıştır. Modernizm olarak süregelen bu dönem, kendi içerisinde bazı açmazlara sahip olmuştur. Örneğin; modern sanat akımları, öncesindeki dönemleri geride bırakmış, Antik Yunan unsurunu benimsemiş ve bireyselleşme fikri, yenilikçi tavrı ile çağdaş ve özgün olanı savunmuştur. Bu doğrular dahilinde modern sanat, beslendiği asıl noktayı, değişim-dönüşüm faktörünü sıkça belirterek kendi kendisini irdeleyen bir yapı oluşturmuştur. Buna postmodern düşünce de denilebilir. Modern sanat, örneğin kitsch, avant-garde gibi tanımlamaları ile saptayıcı olmuş, fakat saptamaların zaman esas alındığında genel geçerliliklerini koruyamadığını görmüştür. Bakıldığında tarihte kitsch de, avant-garde da vardır. Sadece tanımlanmamış olmaları, örneğin Empresyonistlerin çağının ilk avant-garde’ları oldukları gerçeğini değiştiremez. Modern sanat, kendi doğrularına paralel ilerledikçe bazı sonuçları göz ardı etmiştir. Bu durum, Modern Sanatın kesinlik ilkesi ile değerlendirdiği ve ortaya koyduğu tüm tanımlamaları irdeleyecek olan post yapıyı devreye sokmuştur. Sanatın tanımı ve ifade şekillerinde stil, evrensellik ve batı sanatı gibi edimler yeniden incelenmiştir. Estetik Postmodernizm için Modern Sanatta olduğu gibi etkili değildir. Modern Sanat eserlerindeki iyi ve kötü, postmodern eserler baz alındığında bir anlam ifade etmezler. Bu da nedensizliğin sav olarak ele alındığı postmodern yapıyı sarsılamaz yapmıştır. Cevap vermekten kaçan yapısı ile postmodernizm, sanat tanımını ve değerini alaşağı etmiştir. Fakat bu alaşağı etme durumu modernizm için kaçınılmaz olandır. Sanat eserinde eleştiri, her dönemde farklı olmuştur. Fakat modern dönem bu çağdaki kadar değişim sonucu ortaya çıkan bir düzeni hesaplamamıştır. Evrensel bazı estetik kuramları geliştirirken, bireye aşıladığı idealizm edimi, bireyi bilgiye olan açlığa itmiş ve tüketim faktörünü hızlandırmıştır. Bilgi artık sürekli bir yenilenme içerisindedir. Postmodern dönem bu bilginin hiçten varolmadığı ve kendisini sık sık geçmiş sanatla sentezleyerek büyüdüğünü işaret eder. Bu da bizi yerel olana, bireyin gerçek özüne götürür. Böylelikle çeşitlilik korunmuş olacak, anlamın değerinden çok işlevin kendisi konu olacaktır. Manifestolarda aranan ve haykırılan görüşler yerel bazında incelenecek ve doğrunun yazınsal anlamından çok görüngü anlamı değer kazanacaktır. Stil yerini evrensel tanımlardan yerel merkezlere taşıyacaktır. Marcel Duchamp ve hazır nesneleri 20. yy başlarında bizleri bu tartışmalara götürmüş ve estetiğin sürekli değerlendirilmesini tabii kılmıştır.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [52]